26 Nisan 2011 Salı

Dizyemlik yağ ne demektir?

Bilindiği gibi zeytinyağının temel özelliklerinden biri de asitlik derecesidir. Asitlik derecesi ile kastedilen, yağ içerisindeki oleik asit cinsinden serbest yağ asidi oranıdır ve yüzde ( % ) şeklinde ifade edilir.

Ancak bazı yörelerde bu yüzde asitlik derecesinin onda biri ( 1 / 10 ) için dizyem ifadesi kullanılmaktadır.

Örneğin "5 dizyem" diye ifade edilen bir zeytinyağının içindeki serbest yağ asidi oranı % 0,5 olacaktır.

Fotoğraf: http://damak-tad.blogspot.com

23 Nisan 2011 Cumartesi

23 Nisan Gelmiş...

http://23nisanblog.wordpress.com/
"DORUK (9 YAŞ)UNICEF yararına Roche tarafından düzenlenen ‘Geleceğin Yıldızı Sensin! Ne Olmak İstersin?” resim yarışmasına katıldığı resmini paylaşıyor."

21 Nisan 2011 Perşembe

Elma Sirkesi Nasıl Yapılır?

Elma sirkesi ile ilgili yazışmalar vakt-i zamanında Tijen İnaltong'un Mutfakta Zen grubunda yapılmıştı. O zamanlar yeni ev hanımı olarak bu tip işlere çok uzaktım, sadece çok basit bir işlem olduğu kalmış aklımda. Daha sonra aklım başıma gelip de tarif aradığımda pek de tatmin edici tarifler bulamamıştım. Bu nedenle biraz da deneme - yanılma yöntemi ile kendi sirke tarifime ulaştım. Yöntem deneme - yanılma üzerine kurulu olduğu için tarif de biraz öyle...

Öncelikle en iyi sirke elma kabuğundan oluyor, yani elmaları yiyip kabuklarını sirke yapabilirsiniz. Bizim evde elma kabukları ile yendiği için ben hafif buruşmuş, biraz kararmış elmalar ile koçanları kullanıyorum daha çok sirke yapmak için. Elmalar ne kadar olgun ve tatlı ise, sirke o kadar hızlı olgunlaşıyor ve lezzetli oluyor.

Gerekenler:
- Uygun büyüklükte temiz bir kavanoz
- Elma ya da elma kabuğu, hatta elma koçanları
- Maya için biraz sirke (1 kahve fincanı kadar)
- Su

Su ne kadar fazla, elma ne kadar az ise, sirkeniz o kadar geç olur. 2-3 haftada iyi bir sirke elde etmek için kullandığınız elma miktarının yarısı kadar su kullanabilirsiniz.

Sirke oluşumu için gereken şartlar oksijen ve sıcaklıktır. Bu iki şart bakterilerin daha hızlı ve verimli çalışmasını sağlayacaktır. Bu nedenle geniş ağızlı bir kavanoz seçmek daha uygun olabilir. Sıcaklık şartı için ise ben evimin güneş gören mutfak penceresini tercih ediyorum. Hava ile teması arttırmak için kavanozu arada karıştırabilirsiniz.

Tüm malzemeleri kavanoza koyarak ağzını temiz bir tülbentle sıkıca kapamak işlemin başlaması için yeterli. Ancak kavanozun ağzının iyice kapandığından emin olunmalı, aksi takdirde meyve sineğine davetiye çıkacaktır.  Sirke oluşumu sırasında ortaya çıkacak gazlar ise kapalı kavanozları patlatabilir. Dar ağızlı bir kap kullanıyorsanız kapağını kapatmayın. Büyük turşu kavanozlarını kullanıyorsanız, tülbent yerine kapağı kapatabilir ve arada açarak karıştırabilirsiniz. Kavanozu ağzına kadar doldurmayın, hava (oksijen) için birkaç parmak yer ayırın.

Bir süre sonra sirkenizin içinden hava kabarcıklarının oluştuğunu göreceksiniz. Bu işlemin çalıştığını gösterir. Daha sonra yine sirkenin üzerinde şeffaf renkli bir tabaka oluşmaya başlayabilir. Buna sirkenin anası denir. Aslında sirke yapımında çalışan bakterilerin artıklarıdır. Hiçbir zararı yoktur.

Sirkenize lezzet vermek için karanfil, keşniş, vb. çeşitli baharatlardan faydalanabilirsiniz. Bu ilaveleri tercihen 1-2 hafta sonra yapın.

Sirkenin olduğunu düşündüğünüzde tadına bakabilir ve emin olabilirsiniz. Tattığınız sirkenin satın aldıklarınızdan ne kadar farklı olduğuna şaşıracaksınız. Bu durumda posayı süzüp sirkenizi afiyetle kullanabilirsiniz. Sirke biraz bulanık olabilir, içindekiler elma parçacıklarıdır, çok önemsemeyin.

Ben sirkeyi sadece yemek ve salatalarda değil, temizlikte, kireç sökücü ve dezenfektan olarak da kullanıyorum. Tavsiye ederim.

19 Nisan 2011 Salı

Elma Sirkesi


Elma sirkesi metabolizmayı düzenlemenin yanı sıra hızlandırmaktadır. Yağ tutmayı engelleyici ve parçalayıcı enzimleri barındırması  sayesinde kilo verilmesini kolaylaştıracaktır.
Konu uzmanları elma sirkesini sabah aç karnına ve gece yatmadan önce kullanmanızı tavsiye etmektedireler. Keskin kokusu ve tadı nedeniyle bir bardak ılık suya bir çay kaşığı elma sirkesi eklenerek içilmesi en uygundur.  
Kullanıldığı yerler
Elma sirkesini salatalarda, çorbalarda vs. aroma vermek amacıyla kullanabiliriz.

Şifai amaçla kullanmak için; bir bardak suya 2 tatlı kaşığı elma sirkesi ve 1-2 tatlı kaşığı bal katarak, günde 3 kez, mümkünse yemeklerden önce (fazla kilo problemi için de etkili olan elma sirkesi bu amaçla kullanılacaksa mutlaka yemeklerden önce alınmalıdır) kullanılır.
Elma sirkesi koruyucu sağlık amacıyla, sürekli olarak günde bir kez sabahları açken ve alınmalıdır.
İyileştirici özellikleri
* Besinlerin verimli kullanımını, metabolizmanın sağlıklı işleyişini, vücudun asit alkali dengesini korumasını sağlar. Örneğin kalsiyumun daha verimli kullanımını sağlayıp, bir yandan kemiklerin yeniden gerekli kalsiyumu almasını desteklerken, bir yandan da eklemlerdeki kalsiyum birikimini kırar.
Uzun süreli kullanımı eklem ve kemiklerdeki sertlik ve sıkıntılara son verir.
* Sodyumun etkisini yansızlaştırarak yüksek tansiyondan korur.
* Kolesterolü düşürür. İçerdiği doğal asitler ve enzimler kanın daha sağlıklı ve ince akmasını sağlar.
* Başta damarlar, karaciğer, böbrekler olmak üzere vücudu detoksifiye eder, yağlı-mukus kalıntıları parçalar.
* İçerdiği yoğun potasyum sayesinde hücre büyümesini destekler.
* Soğuk algınlıklarında, boğaz enfeksiyonlarında, bronşitte içilebilir ya da buhusu yapılır.
* İdrar yolları enfeksiyonlarında, sindirim bozukluklarında, kramplarda, yaban arısı sokmasında, saçta kepekte, uyku bozukluklarında, kulak çınlamasında da kullanılır.


10 Nisan 2011 Pazar

Görünüm

Bir yelpaze gibi
Açılıp kapanıyor
Zeytinlik.
Gök yıkıldı yıkılacak
Zeytinliğin üstüne
ve karanlık bir yağmur
soğuk yıldızlarla.
Titriyor saz ve gölge
Irmağın kıyısında.
Buruşuyor kül rengi hava.
Çığlıklarla yüklü zeytin ağaçları.
Bir tutsak kuş
Sürüsü
Sallıyor karanlıkta
Uzun kuyruklarını.


Federico Garcia LORCA 
Çev: Sait Maden
Resim: Vincent Van Gogh

5 Nisan 2011 Salı

Zeytin Yaprağı Çayı


ZEYTİN YAPRAĞI ÇAYININ YARARLI ETKİLERİ

ANTİMİKROBİYAL ETKİ


Zeytin yaprağı, çay olarak tüketildiğinde vücuda alınan oleuropein iki enzim tarafından elenolik aside dönüştürülür. Elenolik asit bir önceki yazıda anlatıldığı gibi yüksek antimikrobiyal etkiye sahiptir. Bakterilerin hücre duvarını etkiler ve böylece doğal yolla bağışıklık sistemi güçlenmiş olur. Böylece birçok antibiyotiğe direnç kazanan mikro organizma ve dolayısıyla bunların neden olduğu birçok hastalık doğal yollarla ortadan kaldırılmış olmaktadır. 

ANTİOKSİDAN ETKİ

Soluduğumuz havadaki oksijen, vücut içinde serbest radikaller adı verilen ve toksik (zehirli) etki gösteren bazı maddelerin oluşmasına neden olur. Demirin paslanması ve oksijen zehirlenmeleri, oksijenin zararlı etkilerine örnektir. Antioksidanlar, vücudumuzda kimyasal reaksiyonlar sonucu oluşan veya dışarıdan sigara, alkol, kirli hava vb. ile alınan zararlı maddelerin (serbest radikallerin) nötralize edilmesini sağlar. 

Antioksidanların yardımı ile hastalıkların oluşumu önlenebilir, hormonal denge korunabilir, yaşlanma süreci geciktirilebilir. Zeytin yaprağı özü yüksek antioksidan aktiviteye sahiptir. Bu etki oleuropein bileşiğiyle beraber diğer fenolik bileşiklerin sinerjik etkileri sonucu meydana gelir. C ve E vitaminlerinin gösterdiği antioksidan aktivitenin yaklaşık 2,5 katı kadar daha yüksek bir antioksidant aktiviteye sahiptir. 

KORONER DAMARLAR ÜZERİNE ETKİSİ

Gerçek ortamda  yapılan birçok çalışma oleuropeinin damar genişletici etki yaptığını, tansiyonu düşürdüğünü ve anti-aritmik özellik gösterdiğini ortaya koymuştur. Aynı zamanda LDL kolesterol seviyesinde düşmeye neden olduğu sonucuna varılmıştır. Kalp rahatsızlıklarında zeytin yaprağı çayı ile iyi sonuçlar elde edilmektedir. Laboratuar ve klinik çalışmaların sonucu olarak, zeytin yaprağı çayı kalp yetmezlikleri, damar tıkanıklıkları üzerinde de etkili bulunmuştur.

HYPOGLİSEMİK ETKİSİ (KAN ŞEKERİ SEVİYESİNİ DÜZENLEME)

Yine yaşayan ortamda yapılan çalışmalarda, zeytin yaprağının etken maddesi oleuropein, hipoglisemik etki göstermiş ve yüksek kan şekeri seviyesinde düşme gözlenmiştir.

ZEYTİN YAPRAĞI ÇAYI KULLANIM ÖNERİSİ
Bir çay kaşığı kuru yaprak, bir bardak sıcak suya konur ve 2-3 dakika demlenmeye bırakılır. Süzülür ve böylece zeytin yaprağı çayı hazırlanmış olur. Günde 2-3 bardak önerilen dozdur.


ZEYTİN YAPRAĞI


Zeytin ağacı (Olea europaea) Oleaceae familyasına ait her dem yeşil bir bitkidir. Zeytin ağaçları dünyadaki en dayanıklı ağaçlardandır. Uzun süreli yaşamlarını büyük ölçüde kendilerine hastalık ve zararlılara karşı direnç kazandıran "oleuropein" adlı bir madde üretmelerine borçludurlar.

Zeytin yaprakları binlerce yıl önce insanlar tarafından hastalıkların tedavisinde çare olarak kullanılmıştır. Son yıllarda dünyada, doğal organik bitkiler üzerindeki araştırmalar gittikçe önem kazanmaktadır. Özellikle Amerikan Kanser Araştırma Enstitüsü zeytin yaprağının 21. yüzyılın doğal antimikrobiyal, antiviral bir etkiye sahip en önemli bitkilerinden biri olduğunu belirtmiştir.

Zeytin yaprağı, doğal bitkisel antibiyotik ve antioksidan olması nedeniyle hastalıklardan
korunma ve hastalıkların tedavisinde etkin rol oynayabilir. Zeytin yaprağında bulunan 
"oleuropein" ve "eleonik" asit aktif bileşiklerinin antimikrobiyal ajan olarak görev yaptığı bilimsel araştırmalarca kaydedilmiştir. Bu maddelere bağlı olarak zeytin yaprağı çayı ile vücuda giren mikropları, vücudun doğal bağışıklık sistemi tepki gösterinceye dek yavaşlatır.

Zeytin yaprağı, etkileri sarımsak ve soğana da benzeyen doğal bir antibiyotik ve antioksidandır.

Düzenli olarak hastalıklardan korunma amaçlı tüketilebileceği gibi doğrudan hastalıkların tedavisinde de kullanılabilir. 

Zeytin ağacının tamamında bulunan ve acı-buruk bir tadı olan oleuropein, zeytinin işlenmesi sırasında uzaklaştırılır. Oysaki zeytin ağacının hastalık ve zararlılara karşı direncini sağlayan en önemli savaşçının oleuropein olduğu düşünülmektedir. Oleuropein' in içeriğinde bulunan "elenolik asit" ve oleuropein türevi olan "kalsiyum elenolat" çok çeşitli mikroorganizma gruplarını uzak tutma özelliğine sahiptir. 

Bugün çok az insan, zeytin yaprağının çok faydalı kullanımı kolay tıbbi bir bitki olduğunu bilir. Zeytin yaprağı kullanımı daha çok Akdeniz ülkeleri insanları tarafından kullanılmakla beraber son yıllarda birçok ülke tarafından da bitkisel ilaç olarak kullanılması bu konudaki araştırmalara hız vermiştir.

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...